BİLGİ & DESTEK

Ekosistem mühendisleri olarak bilinen solucanlar yıllarca toprak içlerinde yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Bu yaşam süreçlerinde türlerine göre dikey ve yatay hareket kabiliyetleri ile toprak içerisinde galeriler açarak toprağın doğal hava dengesinin sağlanmasına yardımcı olmuşlardır. Bu havalanma ile toprağa tav kazandırmışlardır. Solucanlar organik atık ve artıkları parçalayarak, ayrıştırarak dönüşümlerini sağlayan temel canlılardır. Kompost yapımında solucanları kullanmak kompostlaşma sürecini hızlandırır. En önemli noktalardan biride solucanların kompostlaşma sürecinde evsel organik atıkları da tüketiyor olmasıdır. Ayrıca atıkları tüketen bu solucanlar dışkılarıyla da organik madde, yararlı mikroorganizmalar, bitki besin elementleri yönünden oldukça değerli tarımsal amaçlı kullanılabilecek doğal gübre üretmektedirler.

Solucanlar çift cinsiyetlidir (hermafrodit). Vücutlarının karın kısmının ön tarafında 9-12. Boğumlar (bölümler) arasında çiftler halinde erkek ve dişi genital üreme organı deliği vardır. Erkeklik organı gözenekleri kıl gibi ve ’’C’’ harfi şeklinde olup dişilik organı ise sırt bölgesine yakın bulunmaktadır.

Solucanların beslenmesi için hazırlanan çeşitli organik atıkların/artıkların fermente edildikten sonra solucanların sindirim sisteminden geçip anüsünden dışarı attığı humusumsu materyale solucan dışkısı, solucan gübresi veya vermikompost denir.

Herhangi bir kimyasal madde içermeyen, içeriği tamamen doğal olan bir gübre çeşididir. Doğal gübreler, toprağın fiziksel ve biyolojik yapısını düzenleyerek bitkinin daha sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkıda bulunmakla beraber toprak yapısının düzenlenmesini de sağlar.

Solucanlar sıvı değil katı dışkılarlar. Solucanın ağzından geçen lokma ilk olarak yemek borusu ve gırtlakta birikir, daha sonra da parça parça porsiyonlar halinde mideye geçer. Burada sindirilen, öğütülen besin ince ve kalın bağırsaklardan geçerek rektumdan çıkar. Sindirilip rektumdan çıkan besin küçük granül koprolitler şeklindedir.

Organik üretim, tarımsal üretimde herhangi bir kimyasal içerikli madde kullanmadan yapılan ve üretimden tüketime kadar süren her aşamada kontrollü ve sertifikalı olarak yapılan bir üretim şeklidir.

Mineral gübre, tarımsal ilaçlar, bitki büyüme düzenleyicilerin vb. kullanımını yasaklayan veya önemli ölçüde bu ürünlerin kullanımından kaçınan bir üretim sistemidir. Organik tarım bir tarımsal uygulama sistemidir. Organik ürünler, üretim süreçlerinin her bir aşamasında yetkilendirilmiş sertifikasyon kuruluşları ve kişiler tarafından denetlenir ve belgelendirilir. Organik ürünler vücudumuzun doğal dengesini bozmaz, ürüne canlılık verir. Bu bağlamda organik tarımın amacı toprağı, su kaynaklarını ve havayı kirletmeden, çevre, bitki ve insan sağlığını korumak, tarımın sürekliliğini ve hatta üretici ile tüketicinin menfaatlerini korumak ve doğadan aldığını doğaya vermektir

Organik atık veya artıkları indirgemek için yapılan vermikompost çalışmalarında kullanılmakta olan ve en iyi sonuçları veren solucan türlerinin başında kırmızı kaliforniya solucanı (Eisenia Foetida) gelmektedir.
Kırmızı kaliforniya solucanı (Eisenia Foetida)’nın vermikompost yöntemlerinde en çok tercih edilen tür olmasının sebepleri şunlardır:

1)Diğer solucan türlerine oranla daha hızlı besin tüketir.
2)Daha yüksek üreme ve popülasyon artış oranına sahiptir.
3)Uygun şartlara sahip çevrelerde yaşama, mevcut besini tüketme ve çoğalma kapasitesi oldukça yüksektir.
4)Farklı iklim ve çevre koşullarına rahatlıkla uyum sağlayabilir.
5)Uygun çevre koşulları, kolay ulaşılan ve yeterli miktardaki besin kaynağı mevcut ise popülasyon artışı çok hızlı olur.

Online olarak sipariş vermek için www.rivermshop.com adresini ziyaret edebilir, bizimle iletişime geçmek veya bilgi almak için ise 0212 672 80 54 ve 0212 672 24 78 numaralı telefonlardan bizi arayabilirsiniz.

Kırmızı kaliforniya solucanlarının kokon yapma zamanı uygun şartlar sağlandığı takdirde 2.5 ile 3. ay arasında gerçekleşmekte olup, mayıs ayı başından temmuz ayı sonuna kadar olan bu dönemde her bir solucan 18-26 kadar kokon bırakabilmektedir. Yaklaşık olarak 20°C solucanların üremeleri için en ideal sıcaklık olup her bir solucan yılda ortalama 1500 kokon bırakabilir. Yetişkin 100 solucan ise 90 ile 120 günün sonunda üreyerek nüfuslarını 20-28 katına çıkarabilir. Bu artış sonucunda 2800 adet yetişkin, 5400 adet genç (yeni) ve 9000 adet kokon olduğu görülmüştür.

Kırmızı kaliforniya solucanları 40°C’yi geçmeyen sıcaklıkta ve her çeşit toprakta yetişebilme özelliğine sahiptir. Hayatta kalabilmeleri için gereken min. sıcaklık 0°C olup, yaklaşık olarak 20°C solucanların üretimi ve üremeleri için en ideal sıcaklıktır. Üretimde kullanılacak solucanların ise nem, pH, sıcaklık değerlerinin standartlara uygun olarak düzenlenmiş özel solucan besleme yataklarında beslenmesi gerekmektedir.

Evde beslenmek isteyen solucanlara öncelikli olarak doğal yaşam ortamlarında tükettikleri besinlerin verilmesine dikkat edilmelidir. Bunların en başında da büyükbaş hayvan dışkıları, çürümüş ot ve yapraklar, yumurta kabuğu ve kartonu, kâğıt, asit içermeyen meyve kabukları ve yine asit içermeyen çürümüş sebze ve sebze kabukları gelmektedir. Bunun dışında solucanlara kesinlikle naylon, poşet, plastik vb. maddeler, herhangi bir hayvansal ürün, evcil hayvan dışkısı, peçete, tuvalet kâğıdı, tırnak, kemik vb. maddeler verilmemelidir.

Solucanları deneme amaçlı olarak evimizde yetiştirebilmeniz mümkündür. Fakat solucanlar, çok hızlı bir şekilde ürediklerinden dolayı belirli bir zaman sonra çoğalan yeni solucanlar için yeterli alan kalamayabilir. Bu yüzden artan solucan sayısına bağlı olarak solucanlarınızı bahçenizde veya özel solucan besleme yataklarında yetiştirmeye devam edebilirsiniz.

Solucanların doğal bir ortamda yaşaması ilkesiyle oluşturulmuş bu yataklar solucanların gübre üretimini yapmaya başladığı alandır. Yatakların boyları solucan sayısına göre değişkenlik gösterirken, nem, pH, sıcaklık vs. gibi değerlerin standartlara uygun olması gerekmektedir. Aksi takdirde solucanlardan istenilen verimin alınabilmesi oldukça güç olabilir.

Solucanlar, üzerlerinde ve sindirim sistemlerinde bulunan ve onları koruyan vücut sıvılarını (sölom sıvısı) gübreye geçirirler. Bu gübre de bitkilerde patojenlere karşı direnç sağlar. Solucanların sindirim sisteminde, çok sayıda bitkiye yararlı olabilecek mikroorganizmalar, azot fikse eden bakteriler, mikorizal mantarlar, antibiyotik etkisi yaratacak doğal büyüme hormonları ve enzimler bulunur. Gübreye geçen bu enzimler ve yoğun bitki besin elementleri bitkilerde sağlıklı ve hızlı gelişim sağlar.